duygudaşım!

Yazları Çukurova’nın sıcaklığını daha az hissedebilmek için yaylaya giderdik.
Komşumuz Selamet anne; uzun, meşakkatli ve keyifli hayatından birer öykü anlatırdı gelişen durumlara göre.
Bir gün empati duygusu çok yüksek bir adamdan bahsetti:
Yemek için sofra kurulduğunda bir haber gelmiş yakın köyde birinin yeni doğum yapan hayvanın yavrusunun kuyruğunun koptuğu yönünde bir haber…
Adamcağız haberi alınca hemen bir hüzünlenmiş ‘ah yavrucak ah! şimdi o büyüyecek ve nasıl sineğini uzaklaştıracak kuyruğu olmadan’ demiş sonra ısrarlara rağmen yemeğe devam edememiş ‘sofrayı kaldırın yeme isteğim kaçtı’ buna benzer birçok anı…
Geçen arkadaşım kuyruğu yok denecek kadar küçük bir köpek gösterdi: ‘Çok sevimli değil mi?’ dedi.
Benim hemen kuyruğu dikkatimi çekti “Aaa! bunun kuyruğu yok gibi” dedim.
O da bu tarz köpeklerin cinsinin böyle olduğunu söyledi.
“Ama sineklerini nasıl uzaklaştıracak?” dedim; şaşkın bir şekilde yüzüme baktı ‘hiç bilmiyorum ki yani!’ dedi.
Tatlı cins köpek sineklerini nasıl uzaklaştırıyor? Böyle bir ihtiyacı var mı? bilmiyoruz.
Ama kendi türlerimizle harika bir duygudaşlık yapabiliyoruz…
Büyük bir organizasyonun yöneticisi geçen bir TV programında basit bir hareket ile başlattığı yardım kampanyası sonrasında hayatında katkı sağladığı insanların sayısını verdiğinde inanamadım.
Küçücük bir hareket milyonlarca insanın hayatını nasıl da olumlu yönde etkilemişti.
Bunu anlattığımda arkadaşlardan biri “Dünyadaki açlık ve fakirlik sorunu çözülebilir yani böyle bir çalışmayla bile!” dedi.
Evet! her duygudaş; yani duyguyu paylaşma hassasiyeti olanlar canlılığın birçok problemini çözebilir…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir